Müslüman Hakikati Ararken

Rivayete göre, Hz. Ebû Zer [radıyallahu anh] daha müslüman olmadan hakikati aramaya başlamış ve Peygamber Efendimiz’i [sallallahu aleyhi vesellem] görmeden üç yıl önce kabilesinin putlarını reddederek namaz kılmıştı. Şöyle anlatır: “Dedim ki: ‘Allah Resûlü’nü görmeden üç yıl önce namaz kıldım.’ ‘Kimin için?’ diye sordular. ‘Allah için’ dedim. ‘Yüzünü hangi tarafa çeviriyordun?’ dediler. Dedim ki: ‘Hangi

Adamlığın Aslı

Ebü’l-Abbas b. Atâ [kuddise sırruhû] bir gün arkadaşlarına, “İnsan ne ile yükselir?” diye sormuş. Kimi, “Başa kakmayı bırakmak ve nefsi feda etmekle” demiş. Kimi, “İyilik etmek, ölçülü davranmakla” demiş. İbn Atâ şöyle demiş: “Yükselen yalnız güzel ahlâk ile yükselmiştir. Hz. Peygamber’den [sallallahu aleyhi vesellem] başka hiç kimse de güzel ahlâkta son noktaya (kemale) ermemiştir.” Şöyle

Etme Bulma Dünyası

Adamın biri yaşlı babasına bakmaktan bıkar. Onu sırtına alır ve dağa çıkarır. Sonra kaza süsü vererek bir uçurumdan aşağıya bırakır. Yıllar geçer, o da çoluk çocuk sahibi olur. Yaşlanır. Oğlunun evinde kalmaktadır. Oğlu bir gün “Baba canın sıkılıyordur, gel seni biraz gezdireyim” diyerek babasını sırtına alır. Dağın yolunu tutar. Bir müddet sonra yaşlı adam gitmekte