Haksızlıktan Korunmak

 

Habib-i Kibriya Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyururlar: “Ey insanlar! Kimin yanında (başkasına ait) bir hak varsa onu versin. Bu bir dünya mecburiyetidir demesin. Zira dünya mecburiyeti ahiret mecburiyetinden daha kolaydır.” Diğer bir hadis-i şeriflerinde ise, “Yaptığın herhangi bir iyilik sana sevinç, yaptığın herhangi bir kötülük de derin bir üzüntü verirse, işte sen tam bir müminsin” buyurarak müminin dünya işlerini yaparken yaşaması gereken kaygıyı ve edinmesi gereken ruh halini izah etmiştir.

Bu ve buna benzer birçok hadis-i şeriflerinde Fahr-i Âlem (sallallahu aleyhi vesellem), insanlara zulüm ve haksızlık yapılmamasını emrediyor. Birbirine haksızlık edenlerin, gönül kıranların, kul hakkına riayet etmeyenlerin, mümin kardeşlerine hayatı zindan edenlerin, kıyamet gününde büyük cezalara çarptırılacağına dikkat çekiyor. Buna karşılık anne babaya, akrabaya, komşuya, yabancıya, yolda kalmışa, muhtaç durumda olanlara iyilik ve ihsanda bulunanların da mükâfata, cennete ereceklerini beyan ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir