Sineklerin Tanrısı

KİTABIN ADI:   SİNEKLERİN TANRISI
KİTABIN YAZARI:    WİLLİAM GOLDİNG
YAYINEVİ:  TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
BASIM YILI:  TEMMUZ 2001
SAYFA SAYISI:   253

1.KİTABIN KONUSU: SOSYALİZM İLE FAŞİZMİN MÜCADELESİ

2.KİTABIN ÖZETİ   :
Issız bir adaya düşen dört kişilik bir çocuk grubu yaşam savaşı vermek için kendi aralarında kuvvetlenirler.Kendi aralarında iş bölümü ve uyum sorununda anlaşırlar.Bu arada bu gruba adanın başka köşelerine düşen çocuklarda katılıncabir yönetim ihtiyacı doğar.Kargaşanınçözümünü lider seçmekte bulurlar.Sonunda lider olarak Ralph’I seçerler.Domuzcuk lakaplı çocuk bulduğu deniz kabuğuyla bir anda dikkatleri üstüne çeker fakat lidere bu kabuğu kaptırınca üzerindeki tüm dikkatlerde bir anda dağılır.Bununla beraber katolik lisesi öğrenci grubuda deniz kenarındaki gruba yaklaşır ve bu gruba katılırlar.liderlik ciddi anlamda sorun olmaya başlar.Çare olarak ise liderliği bölmekte bulurlar.Avcılıkla ilgili konuları katolik okulu başkanı olan Jack’e verirler.Çocuklara (küçük olanlara)bakma görevini Domuzcuk’a verirler.Önceliği karın doyurmaya,yatacak barınaklar ayarlamaya,korunmaya ve kurtulmaya ayırırlar.Kurtulmak için dağın en tepesine ateş yakmayı planlarlar ve bunun sorumluluğunu avcılığı üstlenen Jack’e kabul  ettirirler.Nede olsa avlanırken ateşede bakabilirler.Yemek ve yatma ile ilgili işlerde sahilde kalan gruba düşer.Ateşin başındaki nöbetin aksadığı bir anda adaya yakın bir yerden gemi geçer ve ateş söndüğü için adadakileri göremezler.Sonunda zincirler kopar ve adadaki çocuklar iki gruba ayrılırlar.Bir yanda Ralph diğer yanda katolik okulu başkanı Jack.Jack ve onun grubunda olan çocuklar dağa çıkar ve Ralph ve Ralph’in yanında bulunan çocuklara düşmanca tavırlar takınırlar.İki tarafında belli başlı eksikleri vardır.Bunları tamamlamak için karşılıklı karşılaşmalar olur ama bu karşılaşmalarda sonuçsuz kalır.Simon’un bir gace ormanda gezeken gördüğü canavar(paraşütçü) onun sahile kadar kaçmasını sağlar.O sırada sahilde bulunan ve canavar için çözümler arayan Jack ve ralph’in grubu Simon’u görünce  karanlığında etkisiyle canavar zannedip linç ederler.İki grup Simon’u öldürdüklerini anlayınca tekrar ayrılırlar.Tekrar barışmak için çaba harcayan Ralph ve Domuzcuk dağdaki kalede kalan Jack ve grubunun yanına giderler.Domuzcuk Jack’İn kendisini iktirmesiyle uçurumdan yuvarlanarak kayalara çakılıp ölür.Ralph ise kaçıp çalılıklara saklanarak kurtulur.Jack ve grubunun Ralph’I ölürmek için tekrar aradıkları sırada adaya bir gemi yanaşır ve çocukları kurtarır.

3.KİTABIN ANA FİKRİ:
Liderlik savaşının insanların doğal yapısında olduğunu ve bunu kazanmak içinde dost kazanma ve düşman kaybetme (gerekirse yok etme) yöntemlerini uygulamasını gösteren bir roman.Grublaşmaların  temelinde insanın en derinlerinde saklı pırıltıları ve kötülükleri meydana çıkarma uğraşındaki insanları tasvir ediyor.

4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
KİŞİLER

RALPH      : Kendine güveni olan ve çevresindeki sesleri değerlendiren uzlaşmacı bir lider olarak görünüyor.Toplanmaların başladığı sırada gösterdiği soğukkanlılık  sayesinde karizmatik bir kişilik olarak görünür.

SİMON       : Sezgisel kişiliği sayesinde olayları daha önceden görüp erken uyarı sistemi yaratmaştır grup içinde.

DOMUZCUK : Doğruyu ve yanlışı mantık süzgecinden geçirirken mantığına uyandan yana olmasıyla ve korkularına yenilmesiyle sonu ölümle noktalanmıştır.
JACK           : Katolikliğinden olsa gerek her şeye karşı farklı bir bakış açısı kazandırıyor.Beraberinde getirdiği liderliği kullanmak istiyor.lider durumundan yönetilen olmak onun savaşımcı olduğunun en büyük göstergesidir.

OLAYLAR

CANAVAR  : Kafalarında büyük bir yer eden canavar gerçekte hiç bir kişiliği olmayan bir domuz kafasından ibarettir.Burada canavar yazarın kendisi olarak karşımıza çıkıyor.Yazar geçmişi ile olan anlaşmazlıkları kitabında çözüme getirmek için uğraşıyor.Küçüklüğünde,kişiliğini belirleme çalışması esnasında etrafında beliren kişileri teker teker ele alıp kendi kafasınca yorumlar.

DENİZ KABUĞU: Liderliği temsil eden en büyük olay olarak karşımıza çıkıyor.Uğruna büyük grubu ikiye böldürüyor.Herkes kendi borusunu öttürmek istiyor.Boruyu alan kalkıp konuşuyor.

5.KİTAP HAKKINDAKİ ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
Aklımdan geçen her sorunun cevabını kitap kendi içinde saklıyor ve yaptığı cimrilikle bunu okuyucuya açmıyor.Yazar bunu kendi için yazmış olabilir nedeni ise okuyan herkes kendine göre bir pay çıkarıyor, kimin yorumu gerçeğe daha yakın anlaşılamamaktadır.bunlara rağmen popüler tarzda bir roman olduğunu söyleyebilirim çünkü okuyan kişiye zevk veriyor ve içindeki boşluğu kapatabiliyor.İnsanın kendi içine dönmesi gerekirken dış dünyaya yönlendirip içimizdeki macera aşkını depreştiriyor.

6.KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
William Golding 1911 yılında Cornwall’da doğdu.Oyuncu , öğretim görevlisi,denizci,müzisyen ve son olarak okul müdürü sıfatlarıyla çalıştı.1934’te Poems adlı ilk kitabını yayımladı.1940 yılında Kraliyet donanmasında görev aldı.1954’te yayımlanan ilk romanı Sineklerin Tanrısını kaleme aldı.1961 yılında öğretmenliği bıraktı ve kendini tamamen yazmaya adadı;Kule veÇatal Dilde dahil olmak üzere toplam oniki roman yazdı.Sineklerin Tanrısı 1963 yılında Peter Brook tarafından filme alındı.1983 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’ne değer görüldü.Golding 1988 yılında “Sir”ünvanını aldı.1993 yazında hayata gözlerini yumdu.

3 Replies to “Sineklerin Tanrısı”

  1. Kıtap çocuklarda iyi ve kötü kavramlarını anlatmaktadır. Elbette dönem koşullrına (güç,iktidarlık,kan dökme vb)göre şekillendirilmiştir. Arkadaşlık anlayışları,iletişim,pozitif düşünme,egoyu yenebilme insana ne kadar iyi anlatır ise bu kavramların (iyi ve kötünün) anlaşılı olması,yaşam olanlaklarının daha iyi olmasını sağlar.Golding’in adaya düşen çocukların üzerinden bunu yansıtması kitabı iyi bir hale getirmiş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir