Yüreğinin Götürdüğü Yere Git Özeti

KİTABIN ADI: YÜREĞİNİN GÖTÜRDÜĞÜ YERE GİT
KİTABIN YAZARI: SUSANNA TAMARO, ÇEV. EREN CENDEY
YAYINEVİ VE ADRESİ: CAN YAYINLARI
BASIM TARİHİ: 1999

1.KİTABIN KONUSU:

Yüreğinin Götürdüğü Yere Git, 80 yaşındaki bir kadının uzaklara giden genç torununa yazdığı ve hem bir iç döküş, hem de vasiyet sayılabilecek mektuplarından oluşuyor. Sevgi ve içtenlikle kaleme alınan bu romandaki asla gönderilmemiş mektuplarda yaşlı kadının hem kendini hem de kızının hayatını irdeleyen bir iç hesaplaşma konu edilir.

2. KİTABIN ÖZETİ:

80 yaşındaki anneanne, Amerika’ya okumak için giden torununa, bir vasiyet ve itiraflar niteliğinde, torununa göndermediği mektuplar yazar. Torununu çok seven kadın, kendi ailesinden baskı görerek büyüdüğü için kızı ve torununu özgür büyütmek istemiş, onların hayatlarına karışmak istememiştir.
Bu kadın, dostluk ve karşılıklı fikir alışverişine dayalı bir evlilik hayal etmiştir. Fakat kocası sessizdir ve sadece evli olmak için onunla evlenmiştir. Çocuk sahibi olmak ateşiyle yandığı için babası kaplıcalara gitmesini önerir. Kaplıcaya gittiğinde kafasındaki ideal erkekle tanışmış, bir sonraki yıl gene onunla buluşmuş ve ondan hamile kalmıştır. Kocası bunu sezmiş olsa da belli etmemiştir. Kızını özgür büyütmek uğruna onu başıboş bırakmıştır. Zaten kızının babasının bir trafik kazasında ölmesi onu bir dönem sarsmış, kızıyla hiç ilgilenmemiştir. Kocası ise kızı on altısındayken ölmüştür. Kızı, kadının vücuduna sahip olduğunu ve erkeklerin ihtiyaç giderici varlıklar olduğunu düşünür.
Çıkmış olduğu Türkiye turundan karnında babası belirsiz bir bebekle dönmüştür. Kızı bir psikanalizciye sürekli gider. Bu adam aslında doktor, değil bir dolandırıcıdır. Kıza bazı senetlerinde kefillik yaptırmıştır. Kız bunu ödemek için para arar. Annesi onu bu konuda sürekli uyardığı için para vermek istemez. Ayrıca babasının başka biri olduğunu söyler. Kızı trafik kazasında ölür. Torununa bakmaya başladığında çocuk o zamanlar küçüktür. Zamanla annesi gibi asi olmuştur. Okumak için Amerika’ya gideceğini, dönünceye kadar mektuplaşmamalarını söyler. Aksi taktirde bir psikanalizciye başvuracağını söylemesi üzerine ninesi gitmesine izin verir.
Ninesinin yazdığı mektuplar ona olan sevgisiyle doludur. Yaşlı kadın torunu gittikten bir ay sonra hastalanmış, hastaneye kaldırılmıştır. Torununa yazdığı mektuplarda geldiğinde kendisini bulamayacağını yazar.

3.ESERİN ANA FİKRİ:

Bunca teknolojik gelişmeye rağmen hala insanların duygularının var olduğunu unutulmaması insanların ancak şartların gerektirdiği şekilde değil de içlerinden geldiği gibi hareket ettikleri zaman gerçekten mutlu olabilecekleri.

4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:

Yaşlı kadın(anneanne):Ailesinden baskı alarak büyüdüğü için kızını ve torununu özgür bırakmak isteyen biri.
Kocası:Kendi hakinde sessiz ve sadece evlenmiş olmak için evlenen biri.

5.KİTAP HAKKINDAKİ ŞAHSİ GÖRÜŞLER:

“Yolunu yitirdiğini, şaşırdığını hissettiğin zaman ağaçları düşün, onların büyüme biçimini anımsa. Unutma ki, yapraği gür ama kökü zayıf bir ağaç ilk güçlü rüzgarda devrilir, oysa kökü güçlü ve az yapraklı ağaçta can suyu binbir güçlükle dolaşır. Kökler ve yapraklar aynı ölçüde gelişmelidir, olayların içinde ve üzerinde olmalısın, ancak böyle gölge ve sığınak sunabilir, ancak böyle doğru mevsimde çiçekler ve meyvelerle donanabilirsin.”
Çok sade bir dille, harika bir edebi eser yaratılmıştır.İnsanın kişiliğinin olgunlaşmasında etkili olabilecek çok güzel bir eser. Herkes tarafından okunmalı.
Bu tip çarpıcı ve etkiliyici sözlerden ve örneklerden oluşan kitaptan kendime çok dersler çıkardım. Bu kitabı tüm arkadaşlarımın okumasını tavsiye ederim.

6.KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:

1957 yılında kentli bir ailenin kızı olarak Trieste’de doğan Susanna Tamaro, zorlu bir çocukluk dönemi geçirdi. 1976’da tanık olduğu deprem ve 25 yaşındayken geçirdiği ölümcül hastalık Tamaro’nun üzerinde derin izler bıraktı. Yazmaya 27 yaşında başladı. Birkaç denemenin ardından ses getiren ilk kitabı “Tek Ses İçin” oldu.
1994’de yayımlanan “Yüreğinin Götürdüğü Yere Git”, Tamaro’yu büyük bir üne kavuşturdu. Kitap İtalya’da aylarca liste başı oldu. Bu romanın Türkçesinin halen 42. basımı satılıyor.
Susanna Tamaro, Orvieto yakınlarında dört köpeği, on kedisi, on beş kırmızı balığı, pek çok papağanı, beş kaplumbağası, bir kirpisi ile birlikte oturuyor. Bisiklete binmeye, paten ve buz pateni yapmaya bayılıyor. Hem mızrak hem de ok atmayı biliyor. Kışları kızak ve kayakla kayıyor. Badminton ve voleybol oynuyor, karate yapıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir