Böğürtlen Kışı – Sarah Kio (Çeviren Duygu Parsadan )
Bu çeviri romanda açıkça görülmektedir ki harika bir kurgu yapısı vardır. Çeviri yapan yazarın da hakkını vermek lazım. Bu harika kurguya eksiklik katmadan aktarabilmiş.
Göz Yaşlarınızı Tutamayacaksınız
Romanın sonunda yazar tüm yaşananların benim hayal dünyam demeseydi neredeyse tamamının yaşanmış olduğuna inanacaktım. O kadar gerçekçi ve hayatın içinden karakterler oluşturulmuş ki okurken bazen gözyaşlarınızı tutamayacaksınız.
Böğürtlen Kışı ve Hayatın Dönüm Noktaları
Hayattaki dönüm noktalarından romanda çok ince bir şekilde işlenmiş olduğunu gördüm. Geçmişle günümüz arasındaki bağlantıyı ve sondaki sürprizi çok güzel bir şekilde işlemiş yazar. Ayrıca dönemini ve yaşantısını tarih tarih çok güzel betimleyen yazar adeta kelimelerle sinema izleme keyfi yaşatıyor.
Karakterlerin isimleri yazarın kültürüne ve diline göre olması bazen kişilerde karışıklık yaşatsa da romanın ortalarına doğru kimin kim olduğu iyice netleşiyor.
Romanı 3 gün içerisinde bitirmiş olmam belki de bende bu izlenimi verdi. Daha kısa aralıklarla okuyanlar bu sorunu yaşamayacaklardır.
Böğürtlen Kışı Çok Satanlar Listesinde
Romanı okumadan önce çok satanlar listesinde gördüm ve isminden ve de kapağından dolayı bu ilgiyi gördüğünü düşünüyordum. Oysaki başarısı yazarın ustalığında imiş.
Tekrar hem çevirmeni hem de yazarı tebrik ediyorum ve tüm okurun bu romanı en kısa zamanda alıp okumasını tavsiye ediyorum.
İyi okumalar..
Böğürtlen Kışı Romanının Kapak Tanıtımı
Kalbinizin derinliklerine işlenen acıyı, tek kelimeyle nasıl dile getirirsiniz?
“Canım Daniel’ım,
Kaybolduğun gün dünyam sona erdi, canım oğlum. Seni her kim alıp götürdüyse, seninle birlikte kalbimi, hayatımı da çaldı. Ben senin gülümsediğini görmek, kahkahalarını duymak, mutluluğunu paylaşmak için yaşıyordum…”
Vera Ray 1933 yılının o karlı mayıs akşamında üç yaşındaki oğlu Daniel’ı son kez öptüğünü bilmiyordur. Her ne kadar oğlunu yalnız bırakma düşüncesinden nefret etse de hayatlarını devam ettirmek için çalışmak zorundadır. Tek avuntusu, gün ağardığında küçücük oğluna sarılacak olmasıdır. Ancak Vera geri döndüğünde karşılaştığı manzara, Daniel’ın boş yatağıdır. Bir de karlar içine gömülmüş olan oyuncak ayısı…
Seksen sene sonra Seattle yine mayıs ayında karlar altındadır. Köklü bir gazetede muhabir olan Claire Aldridge, bu doğaüstü olayı haber yapacaktır. Araştırmalarına devam eden Claire, küçük çocuğun bu zamana kadar sonuçlanmamış kaçırılma davasıyla karşılaşır. Evlat kaybetmenin ne demek olduğunu çok iyi bilen Claire, bu olayı çözmeye karar verir. Ancak çözdüğü her düğümün, onu Vera’yla olan bağlantısına yaklaştırdığından habersizdir…
Böğürtlen Kışı aşkı, umudu ve umutsuzluğu derinden anlatan muhteşem bir kitap. Bu öyküyü yüreklerinizden kolay kolay silip atamayacaksınız.
En çok etkilendiğim ve bir çırpıda okuduğum romanlardan bir tanesidir. Sizi içine alan konusu sağlam bir kurgusu ve de kaliteli anlatımıyla harika bir romanla karşı karşıya olacağınızın teminatını verebilirim. Beğenmek göreceli ama gerçekten tarafsız baktığınızda kalitesini fark edeceğiniz bir romandır.
Şimdiden İyi okumalar dilerim.